Turşu Yapmanın Püf Noktaları

Turşu Yapmanın Püf Noktaları


Turşular çok eski tarihlere kadar dayanan bir Türk eseridir. Turşu üretiminin tarihi çok eski yıllara dayanmaktadır. Ancak ne zaman yapıldığı hakkında kesin bir tarih yoktur. İnsanların sirke veya tuzu tanımalarından sonra turşu yaptıklarını varsayabiliriz. Meyve ve sebzelerin doğrudan su içinde ekşitilerek veya sirke ile turşu kurulur. Eskiler ya sebze kurutarak ya da turşu kurarak kışlık ve yazlık yiyeceklerini bu şekilde elde ederlerdi.

Turşu yapmak, bir lezzet sanatıdır. Turşular yapıldıkları sebze ve meyvelere değişik bir lezzet katarak, uzun süre saklanmalarını sağlar.

Salatalardan sonra soframızın iştah açıcı bir yemeğidir. Turşu denildiğinde, tuzlu suda ekşitilmiş sebze ürünleri anlaşılır. .Turşular iki türlü hazırlanır.

1- TUZLU SUYLA: 1 litre suya 1-2 kaşık çorba kaşığı kaya tuzu konarak hazırlanan salamura suyuna, yıkanmış, temizlenmiş sebze ve meyvelerin atılmasıyla yapılır.

2- SİRKEYLE: 1 litre sirke için 10 gr. tuz hesaplanarak salamura hazırlanır. Hem tuz, hem sirke kullanılacaksa bu nisbetler değişmez.

Turşu çiğden haşlanarak yapılır. Haşlanarak yapılan turşuları çabuk tüketmek gerekir. Her iki şekilde de mayalanmayı hızlandırmak için salamura suyuna çok az nohut, ekmek içi, şeker katılabilir.

Turşuları uzun zaman saklamak için hava ile temas ettirmemek, kirli araç gereci içine sokmamak gerekir. Sentetik tuzla yapılan turşular çabuk erirler. Onun için turşu yaparken rafine kaya tuzu kullanmak doğru olur.

Turşu kurulan su, çok temiz ve mikropsuz olmalıdır. Bunun için turşu suyunu kullanmadan önce 10 dakika kaynatmalıdır. Temiz ellerle turşu yapılmalıdır. Fazla kireçli sularla iyi turşu kurulmaz. Kullanacağımız sirke saf ve açık renkli olmalıdır.


Turşulara konacak tuzlu suyun oranı yumürta ile ölçülür. Tuzlu suya atılan taze yumurta suyun üstüne çıkarsa tuz miktarı turşu için yeterli demektir.
Turşuların hava ile temasını kesmek gerekir. Bu bakımdan tuzlu su ve sirkenin turşunun üstünü örtmesine dikkat etmek lâzımdır. Ayrıca turşunun üstüne ağırlık koyarak kapatmak gerekir.


İyi Bir Turşu Hazırlamanın Temel İlkeleri

Turşu hazırlamaya sıcakların geçtiği, havaların serinlediği günlerde başlayın. Turşu serin yerde olgunlaştığından, henüz sıcak olan erken güz aylarında hazırlanan turşular olgunlaşmadan bozulabilir. Eğer evinizde kavanozlarınızı alacak ayrı bir buzdolabı veya eni-konu serin bir kiler varsa tabii her mevsim turşu kurabilirsiniz. Bence ortam sıcaklığı 20 dereceyi geçmemeli. Yoksa turşunuz çiçeklenebilir (turşunun üzerinde ince beyaz bir zar oluşur).

Havalar serinlesin derken, çok da gecikmeyin ve ham domates, kornişon, acur, kelek benzeri zor bulunur sebzeler (Istanbul’u kastediyorum) için Ekim ayı ortasını geçirmeyin. Yoksa bu sebzeleri bulma şansınız pek kalmaz.

1. Malzemeler:

Turşu kabı

Genelde 3 kg. sebze için 5 litrelik bir kap uygundur. Mümkünse cam kavanoz tercih edin, çünkü turşu suyu plastikle kimyasal etkileşime girer. Turşunuzu pet şişede de kurabilirsiniz. Bunun için herhangi bir boyu seçebilirsiniz. Pet şişeler küçük ağızları nedeniyle sebzelerin sudan taşarak havayla temas etmelerinin daha kolay engellenmesi bakımından güzel bir seçenek sunarlar. Turşunuz olgunlaşıp da açmak istediğinizde tek yapacağınız suyunu biraz boşalttıktan sonra şişeyi ağzına yakın bir yerinden kesmek ve içindekileri kapaklı kaplara alarak buzdolabına koymaktır.

Seçilecek tüm kapların ağzı hava almayacak şekilde sıkıca kapanabilmelidir. Kabınız mutlaka temiz olmalı, deterjan kalıntısı kalmayacak şekilde iyice çalkalanmış olmalıdır. Malzemeleri koymadan önce ayrıca kaynar su ile çalkalamak tavsiye edilir.

Su

Turşunun suyunu içme suyundan hazırlayın. Çeşme suyu kullanmak istiyorsanız hiç değilse iyice kaynatıp bir gün bekletin, öyle kullanın. Doğrusu, içme suyu dahi turşuya eklenmeden önce kaynatılıp bir gün bekletildikten sonra eklenmelidir. Bazı tariflerde turşu suyu kaynar halde de kavanoza eklenmektedir. Öte yandan, hiç su konmadan yapılan turşular da vardır. Böyle turşularda sebzeler ufak doğranır ve tuzlanarak bekletildiğinde çıkan sular sirke ile biraraya geldiğinde turşu kavanozunu dolduracak ölçüye ulaşabilir.

Bazı turşularda su yerine domates suyu da kullanılabilir. Örneğin kornişon, lahana, biber, halopenyo (Jalapeno) biber turşusu yaparken içine su yerine rendelenmiş domates konulduğunda apayrı bir lezzete ulaşır bu turşular.

Tuz

Turşularda kural olarak kaya tuzu kullanılır. Bu tuza iri taneli olmasından ötürü kaba tuz, salamuralarda kullanılmasından ötürü salamura tuzu da denir. Kaya tuzu zor eridiğinden önceden suya katılıp iyice erimesi sağlanmalıdır. Gerçi bildiğimiz sofra tuzuyla kuranlar da var ve pek de güzel oluyor turşuları. Tuz ölçüsüne gelince, damak tadına göre ayarlanabilmekle beraber turşu kurarken tuzdan sakınmamak gerekir. Zira tuz lezzet vermesinden ziyade, turşuda bakteri üremesini zorlaştırarak dayanıklılığı arttırır. Çoğunlukla, 5 litrelik kap için iki çay bardağı tuz yeterli olabilir ancak turşusunu dayanıklı isteyenler ve tuzdan çekinmeyenler 1 litre suya 2 avuç kaya tuzu kullanmalıdır. Bu ölçü 1 su bardağına yaklaşır.

Tuzu ayarlamanın en iyi yolu yumurta yardımıyla suyun tuz oranını ölçmektir. Bu yöntemde suya bir fincan tuz atılır, tuz eriyince içine bir yumurta bırakılarak yumurtanın suyun yüzeyinde durup durmadığına bakılır. Yumurta yüzeyde ya da yüzeye yakın yüzüyorsa tuzun ayarı tamamdır. Eğer yumurta kabın altında yüzüyorsa azar azar tuz ilave ederek suyun tuzu ayarlanır.

Turşunun tuzunu bir hafta sonra suyundan tadarak da kontrol edebilirsiniz. Temiz bir kaşıkla kaptan alacağınız turşu suyunun tuz ölçüsünü az bulacak olursanız üstten azar azar tuz ekleyebilirsiniz.

Sirke

Karadeniz bölgesinin meşhur fasulye turşusu gibi sirkesiz turşular da olmakla beraber, turşu esas olarak sirke ile kurulur. Sirke turşuya lezzet verdiği gibi, sağladığı asitlik sayesinde bakteri ve küf mantarlarının üremesini engeller ve sebzelerin tazeliğini uzun süre korumasını sağlar. Turşularda tercihen iyi kalite hakiki üzüm sirkesi kullanın. Sirke tadını sevmeyenler aynı miktarda limon suyu, biraz da limon tuzu ile de kurabilirler turşularını ama sirkeli turşunun lezzetini vermez.

Sirke ölçüsü 5 litrelik kavanozlara 1 su bardağı şeklinde ayarlanabildiği gibi, başka asitlik sağlayıcı madde konmayacaksa ve sebzelerin gevrek olması isteniyorsa su ölçüsünün en az 1/3’ i kadar sirke koymak gerekir. Ancak bazı tariflerde sirke miktarı 5 litrelik kap için bir çay bardağı sirke şeklinde de veriliyor. Bu durumda limon suyu ya da limon tuzu gibi sirkenin asitliğini arttıracak ilave maddelere kesinlikle ihtiyaç duyulacaktır. Aksi halde, turşu bozulmadan olgunlaşsa bile sürekli buzdolabında saklanmak koşuluyla kısa sürede tüketilmelidir.

Tabii, sirke ölçülerinin tarife göre değişmesinin bir nedeni daha var: Eğer sirkemiz sulandırılmış hafif bir sirke ise tabii ki turşuyu kurarken bunu göz önünde bulundurmalıyız. Böyle bir sirkeyi litreye 2 bardak hesabı kullanabiliriz pekala da. Ama yoğun, kaliteli bir sirke kullanıyorsak bu durumda 1 litre suya bir bardak sirke herhalde yetecektir. Bence sirkenizi baştan tatmakla kalmayın, bir de işiniz bittiğinde turşu suyunuzu tadın, ve iyice ekşi olmasına dikkat edin. Unutmayın, turşu olgunlaştıkça o sirke de yumuşayacak.

Sarmısak

Sarmısak tüm turşuların vazgeçilmez malzemesidir. Lezzet vermesinin yanısıra antibiyotik özelliği nedeniyle turşunun bozulmadan olgunlaşmasına yardımcı olur. Çoğunlukla, sarmısağın bol miktarda olması turşuyu güzelleştirir ve sarmısak sevmeyenler de hiç değilse az miktarda olsun koymalıdırlar.

Sebzeler

En önemli faktör sebzelerin sağlam ve taze olmaları, ve turfanda olmamalarıdır. Fasulyeler körpe, taze, kılçıksız olmalı ve taneleri belirgin olmamalıdır. Ayşekadın fasulye ideal bir turşuluk cins olmakla beraber sonbaharda az bulunuyor. Çanakkale fasulyesi ise hem turşu kurma mevsimi olan sonbaharda bol bulunduğundan, hem de körpe ve nispeten tanesiz olduğundan iyi bir turşuluktur. En lezzetli fasulye ise Balıkesir-Mudanya fasulyesidir ancak sadece Temmuz’da çıkar.
Patlıcanlar çekirdeksiz, ufak boy ve parlak siyah renkte olmalıdır. Kelekler de tatlanmamış ve ufak olmalıdır. Domatesler ham veya yarı-olgun, hafif kırmızımsı olabilir.

Turşuya konan diğer malzemeler
Maydonoz, kereviz sapı ve yaprağı, sarımsak, havuç vs. eklemek turşuyu lezzetlendirir. Bunlardan maydonoz ve sarımsak şart, diğerleri tercihe bağlıdır. Turşularınızın içine defne yaprağı, 4-5 karanfil, birkaç karabiber tanesi, hardal tohumu, nane ve en üste de taze asma yaprağı veya asma filizi koyarsanız aroması çok güzel olur.
Turşuya koyacağınız sebzeler konusunda yaratıcılığınızı kullanın. Mesela saksıda yuvarlak süs biberi yetiştiriyorsanız bu biberleri de atın, bu minik kırmızı boncuklar sade turşularınızın görüntüsünü güzelleştirir (gerçi içleri çekirdek dolu olduğu için yemeyi tavsiye etmem). Hiç acısı olmayan bu süs biberleri sade karnabahar turşusuna çok yakışıyorlar, haberiniz olsun. Yine, karnabahar turşunuza kırmızı lahana koyarsanız, pembe (lahanayı karnabaharla eşit ölçüde koyarsanız da kırmızı) renkli güzel bir turşunuz oluyor. Karnabaharı acılı seviyorsanız kesinlikle minik kırmızı Arnavut biberlerinden koymalısınız.

Bazı tariflerde turşuya bir kaşık bal veya şeker, bazılarında birkaç limon tuzu (sitrik asit) veya bir tatlı kaşığı sirke ruhu (asetik asit) eklenir. Sirke ruhu turşunun sert kalmasını sağlar ancak turşunun asitliğini fazlasıyla arttırabileceğinden ev yapımı turşuların kendine özgü lezzetini azaltabilir, hatta hazır turşulara benzetebilir. Asetik asit, ekşi olmaktan öte hiç lezzeti olmayan bir maddedir. Limon tuzu da aynıdır, sadece ekşilik verir. Sirke gibi lezzeti yoktur. Bazıları turşularına aspirin koyuyorlar. Aspirin salisilik asitin asetillenmiş şeklidir ve o da tıpkı salisilik asit gibi, turşuyu asitlendirmekte kullanılır ancak başka bir fonksiyonu yoktur ve yeterli miktarda sirkeniz varsa ihtiyaç duyulmaz.

Sirke sevmeyenler turşularını limon suyuyla ya da koruk (ham üzüm) ile de kurabilirler.

Nohut, turşu kurulurken kavanozun dibine atılan ve turşunun çabuk mayalanmasını sağlayan bir malzemedir ve kullanılması zorunlu değildir. Hem nohut, hem de şeker, suyun asitliğine de katkıda bulunurlar.


2. İşlemler:

Hijyen:

Turşu hazırlığında en önemli faktör hijyendir. Hijyen, sağlıklı temizlik, mikroorganizmalardan arındıran temizlik demektir. Aynı zamanda, insan sağlığına zararlı olabilecek yabancı madde kalıntısı bırakmadan yapılan temizlik demektir. Bu yabancı maddelere temizlik maddelerinin kendileri de dahildir.

Turşu, pişirilmeden hazırlanan ve uzun süre dayanması gereken bir yiyecek olduğu için turşuyu hazırlarken çabuk tükettiğimiz yiyeceklere nazaran temizlik konusuna daha büyük özen göstermemiz gerekir. Zira turşunun tutmamasına, yani sebzelerin turşu olamadan bozulmasına onlara bulaşan bakteri ve küf mantarları yol açar. Bu yüzden iyi bir turşu yapmanın yolu hijyenle başlar. Kavanozunuza ne kadar az mikro-organizma taşırsanız, turşunuz o kadar başarılı olacaktır. Küflenme, salyalanma, yavanlaşma gibi turşu hastalıklarının hepsi turşuda üreyen mikro-organizmalardan kaynaklanır. Bunun da sorumlusu hazırlık sırasında hijyene gerekli özenin gösterilmemesidir. Neredeyse bütün turşular, önemsiz gibi görünen bu detaydan ötürü ziyan olmaktadır.

Temizlik işine önce mutfağınızdan başlamalısınız. İşe girişmeden önce mutfak tezgahınızı iyice temizleyin, sonra çamaşır suyu ile silin ve durulayın. Zira mutfak tezgahımız birçok bakterinin yaşadığı bir yerdir, ve turşu yapımı sırasında ne kadar kap kullanırsanız kullanın, mutlaka birkaç sebze tezgaha düşecek ve sebzeler orada olması muhtemel bakterileri kavanoza taşıyacaktır.

Kesme tahtanızdaki bıçak kesikleri bakterilerin düğün-bayram ettiği yerlerdir. Bu yüzden kesme tahtanızı –plastik de olsa- sık sık çamaşır suyuyla mikroplardan arındırmanız gerekir. Turşuya başlamadan önce bunu da yapın.

Sebze yıkamakta kullandığınız kapları, süzgeçleri, kevgirleri elden geçirin, zira bunlar çoğunlukla sadece sudan geçirilerek temizlendikleri için, ve yapıları itibariyle zamanla bol bakteri barındırmaya başlayabilirler. Bu kapları deterjanla yıkayın, iyice durulayın. Bıçaklarınızı sapları da dahil güzelce yıkayın, lazer bıçak kullanıyorsanız, bu bıçakların yivlerinde yiyecek artıkları birikebildiği için çamaşır suyunda birkaç dakika bekletin. Elinizin altında sürekli kullandığınız kumaş veya skoçbrayt temizlik bezlerini çamaşır suyuna koyun, birkaç dakika beklettikten sonra durulayın.

Kavanozlarınızın içini-dışını iyice yıkayın, bol su ile, içlerini elinizle ovalayarak akar suda durulayın, süzdürün. Kapaklarını da aynı şekilde yıkayın, iyice durulayın.

Unutmayın, temizlikte durulamak da yıkamak kadar önemlidir. Zira çamaşır suyu ve deterjanlar alkali yapıdadırlar ve kavanozumuz iyi yıkanmış ama yeterince durulanmamışsa, deterjan kalıntıları turşu içeriğinin asitliğini azaltarak turşunun bozulmasına yol açabilecektir.

Sebzeleri yıkamadan önce üstlerindeki toz-toprağın kolay temizlenebilmesi için biraz suda bekletmekte yarar vardır. Bunun için tüm sebzeleri bir küvete veya lavaboya koyduktan sonra üstlerine çıkacak kadar su doldurun, 5-10 dakika bekletin. Ama kerevizleri ve kabuğunu soyacağınız diğer sebzeleri suda bekletmeye gerek yok, özellikle de çamurlu kerevizleri baştan soyun, doğrayın ve kararmamaları için iki limon sıktığınız suya atın. Havuç, kelek gibi soyulması gereken sebzeleri de suda bekletmeye gerek yok, yıkadıktan sonra soyun. Lahananın dış yapraklarını yıkamak yeterli olacaktır ama çamurlu suya sokmayın, ayrı yıkayın.

Suda beklettiğiniz sebzeleri sonradan ayrıca bir bir elinizle ovalayarak akar su altında yıkayın, süzdürün. Buna kornişonlar, fasülyeler de dahildir. Özellikle bu iki sebze tarladayken çok toz tutuyor, yıkarken göreceksiniz. Bu yüzden temizliklerine azami özen gösterilmelidir.

Maydonoz, dereotu, kereviz sapını da suda bekletin, sonra kabı birkaç kez boşaltıp doldurarak artık kabın dibine toprak çökmeyene dek iyice yıkayın. Sudan çıkardıktan sonra akar sudan da geçirip silkeleyin, süzülmeye bırakın.

Karabiber, karanfil, hardal tohumu gibi malzemelerin kullanacağınız kadarını biraz suda bekletin, tozları çöksün (onlar da tozlu-topraklı, bakterili-mantarlı, üstelik Hindistan’dan geliyorlar), sonra yıkayın, süzgeçten geçirin ve ardından sulandırılmamış sirkenin içine atın (keskin sirke çoğu mikrobu da kırar).

Temizlik işi bittikten sonra ellerinizi sabunla yıkayın.

İşe başlamadan önce elinizin altında büyüklü küçüklü çeşitli kap-kacak, taslar bulundurun. Malzemeleri ambalajlarından çıkarın, birer birer ölçün, kaplara alın, mutfak tezgahına dizin.

alıntı


DETAYLAR
Kategori : Turşu Tarifleri
Ekleme Tarihi : 15.01.2016
Beğeniler: 85
Favoriler: 84
İzlenmeler: 2715
rank
favori
like
share