Mutfaktaki 10 Hata

Mutfaktaki 10 Hata


Annelerimizden mutfak tüyolarına dair harika şeyler öğrendik ama artık kabul etmeliyiz ki, bazıları yanlışmış. Eğer hala onların eskiden yaptığı gibi kızartma yağını birkaç kez kullanıyor, etleri fazlaca pişiriyor, haftada birkaç kez çoluk çocuk yesin diye hamur işine yükleniyorsak, sağlığımızı riske atıyoruz demektir.

‛‛How to Eat to be Healty‛‛kitabının yazarı J.LWisbey, önsözünde Amerika‛da yanlış beslenmeye bağlı olarak hızla artan hastalıklara dikkat çekerken ekliyor: ‛‛Vücudumuzun etteki proteine ihtiyacı var ama fazla kızartıldığında ortaya çıkan moleküler değişikliğe değil.‛‛ Yazar ayrıca verilere dayanarak 30 yıl öncesine kadar hipertansiyonun nadir bir sorun olduğunu, bugün ise her üç kişiden birinin hipertansiyon hastası olduğunu belirtiyor. Başta kolon ve rahim kanseri olak üzere kalp, dolaşım hastalıkları, astım, obezite gibi hastalıkların nedeninin ise fazla protein ve sanayi yağları olduğu çoktan kanıtlandı.
Yazara göre bunun tek bir çözümü var, eski mutfak alışkanlıklarımızı tamamen değiştirmek ve hatta mümkünse taş devrine geri dönmek!

HATA 1 - KIZARTMA YAĞLARINI BİRDEN FAZLA KULLANMAK: Sıvıyağlar uzun süre ateşte kaldığında yağın yapısı değişir ve içinde oluşan serbest radikaller kanserojen özellik taşır. İlla kızartma yapacak ve yağı sonradan tekrar kullanacaksak şunlara dikkat edelim:
1- Ocağın altını çok fazla yakmayalım; orta ateş idealdir.
2- Ayçiçek ve zeytinyağı gibi farklı sıvıyağları karıştırıp kızartmayalım. Bu, yağın daha düşük sıcaklıkta bozulmasına neden olur.
3- Bir sonraki kullanım için yağın içinde kalan yemek artıklarını süzgeçle süzüp serin bir yerde saklayalım. Asla ikiden fazla kullanmayıp, bir yerde depoladıktan sonra belediyelerin yağ toplama üniteleri kurduğu mahalle muhtarlığınıza verebiliriz.
Bu durum önemli zira kullanılmış bitkisel atık yağlar atık su kirliliğinin %25‛ini oluşturuyor. 1 litre atık yağın lavabolardan dökülmesi, 1 milyon litre içme suyunu kullanılamaz hale getirmekte kalmıyor, yüzey sularında yaşayan canlı hayatını tehlikeye sokuyor. Lavabolarımıza döktüğümüz atık yağlar ayrıca iletim sistemlerinde birikerek boru kesitlerini daraltıyor.

HATA 2 - FAZLA MİKTARDA TUZ KULLANMAK: Her ne kadar son yıllarda kafe-restoran gibi işletmelerde sınırlama getirilse de hala gereğinden fazla tuz tüketen bir milletiz. Yemeğe daha tadına bile bakmadan döker, neşesiz insanlara ‛‛tuzsuz‛‛ deriz. Oysa üç beyazın en tehlikelilerinden olan tuz, başta hipertansiyon olmak üzere birçok hastalığın nedeni. Günlük ihtiyacımız ise sadece 1 çay kaşığı kadar. Birden tamamen tuzsuz bir hayata geçmek çok kolay değil bu nedenle tuzu hayatınızdan yavaş yavaş çıkarmamızda fayda var. Ayrıca normal sofra tuzu yerine kullanacağımız Himalaya veya okyanus tuzlarından çok daha az kullanarak maksimum tat alabiliriz.

HATA 3 - MEVSİMSİZ SEBZE-MEYVELER: Eminiz şimdiki çocuklara domatesin, kabağın hangi mevsimde olduğunu sorsak cevap alamayız, zira onlara göre bu sebzelerin mevsimi yok, her zaman her yerdeler. Tatları arada bir değişiyor, bir ara daha lezzetli oluyorlar ama genelde her zaman varlar. Emin olun, kışın salatamızda domates ve salatalık olmazsa hiçbir şey kaybetmeyiz. Aynı şekilde fasulye, patlıcan yemesek de ölmeyiz. Bırakalım annelerimizin zamanı gibi olsun her şey.

HATA 4 - ETLERİ FAZLA PİŞİRME: Fazla pişirme bütün yiyecekler için zararlı ama etler için çok daha fazla zararlı. Zira fazla pişen etler de tıpkı yağlar gibi başkalaşıyor ve vücudumuza zararlı olan serbest radikalleri üretiyor. Bunu önlemek için etleri bir gün önceden soğan suyu, süt ve sıvıyağdan oluşan karışımın içinde bekletelim. Bu marineyle etler yarı yarıya pişmiş olacak, dolayısıyla ateşe fazla maruz kalmayacaktır.

HATA - 5 ÇİZİLMİŞ TEFLON KULLANMA: Çizik teflonların özellikle akciğer kanserine neden olduğu yönünde bilimsel araştırmalar olduğunu biliyor ve bu yüzden tahta kaşık kullanmaya özen gösteriyoruz ama yine de bir süre sonra çizilmesine engel olamıyoruz. Bunları acil durumlarda kullanmak üzere saklamak yerine derhal değiştirelim ve ilk fırsatta teflon yerine çok daha sağlıklı olan seramik kaplama tavalardan alalım.

HATA 6 - SEBZE- MEYVELERİ FAZLA YIKAMAMA: Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ramazan Gözüküçük, iyi yıkanmamış sebzelerin ölümcül vakalara bile neden olabileceğini söylüyor. Gözüküçük; geçtiğimiz yıl Avrupa‛da 27 kişinin ölümüne yol açan EHEC bakterisinin, çoğu zararsız olan bir bakteri grubundan oluştuğunu belirtiyor. Buna rağmen bunların mutasyona uğrayabildiğini, kan hücreleri ve böbreklere zarar verebilen toksinleri üreterek sağlığımızı tehdit edebildiğini söylüyor.
Peki, sebze-meyveler kaç defa yıkandığında gerçekten yıkanmış olur? Gözüküçük‛e göre özellikle yeşillikler son suyu sirkeli olmak şartıyla üç kez üçer dakika suda bırakılmalı, en sonunda da elde yıkanmalı.

HATA 7 - HAŞLAMA SULARINI DÖKMEK: Eskiden annelerimiz gaz yapar diye özellikle bakliyatların ilk haşlama sularını dökerdi. Bugün ise uzmanlar hiçbir sebze ve bakliyat haşlama suyunun ziyan edilmemesi konusunda hemfikir. ‛‛Haşlanan sebzeler vitamin değerinin büyük bir oranını suda bırakır. Özellikle C vitamini çabucak kaybolur‛‛ diyen Karadeniz Teknik Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Gamze Çan, ayrıca süzülen yoğurt sularının da asla atılmaması gerektiğini, çorba veya ayran olarak tüketilmesi gerekitğini söylüyor.

HATA 8 - FAZLA KIZARTMA YAPMAK: Lezzetli ama aynı zamanda en zararlı pişirme şekillerinden biri kızartma. Özellikle sebzeler kızartılırken yanarsa, dünyanın en faydalı besini bir anda en zararlı besinine dönüşebilir. Bu nedenle kızartma sayısı haftada biri geçmemeli, yağın tek kullanımlık olmasına, fazla yanmamasına dikkat edilmeli.

HATA 9 - FAZLA HAMUR İŞİ YAPMAK: Eskiden iştahsız çocuklar beslensin diye hayır diyemedikleri hamur işelerine ağırlık verirdi anneler. O zamanki anlayış daha çok ‛‛yeter ki yesin‛‛ di. Bugün, en büyük problemi obezite olan Amerika‛da beyaz un ve şeker tüketimini azaltmak için kampanyalar yapılıyor.
Hamur işi yiyecekler elbette lezzetli ve özellikle açken karşımızda görürsek dayanmak zor! Abartılmadığı sürece, hamur işlerinin tüketilmesinde bir sorun yok. Haftada iki dilim kek, üç adet poğaça yenilebilir ama fazlası kilo yapmakla kalmaz, İngiltere‛deki Whipps Cross Üniversite Hastanesi‛nden endokrinolog Dr. Rina Davison‛a göre insülin direnci yaratarak, ilerde diyabete ve tüylenmeye neden olur.

HATA 10 - FAZLA ŞEKER KULLANMAK: Prof. Dr. Canan Karatay, şeker için ‛‛en tatlı zehir‛‛ tanımını kullanıyor. ‛‛Ortaçağ‛da bulunsaydı, uyuşturucu muamelesi görürdü‛‛ diye ekliyor. Yani şeker, kesinlikle hayatımızdan çıkarmamız gereken boş bir kalori bombası. Peki onun yerine ne kullanacağız; reçelleri, meyve sularını, tatlıları neyle yapacağız? Beyaz şeker keşfedilmeden önce insanlar nasıl yapıyorsa aynen öyle. Meyve suyu yaparken şeker yerine balı deneyerek işe başlayayabilrisiniz. Ayrıca çayımıza her gün biraz daha az şeker koymayı denediğimizde en fazla bir hafta içinde şekersiz içmeye alışacak, çayı daha lezzetli bulacağız.

alıntı


DETAYLAR
Kategori : Püf Noktaları
Ekleme Tarihi : 05.01.2016
BeÄŸeniler: 85
Favoriler: 83
Ä°zlenmeler: 1415
rank
favori
like
share